İsa’dan önce 2600, bir kadın eliyle tanıştığım yıllar. Çin İmparatoru’nun Saray Bahçesi. Güneşin ısıttığı ılık rüzgârın dut ağacı yapraklarını titrettiği…
Devamını oku »Kızıl kayalar, masmavi bir deniz, yeşilin her renginden bir orman. Misler gibi defne yaprakları, çam ağaçlarından burnunuza gelen reçine kokuları, cırcır böceklerinin…
Devamını oku »“Fazla söze ne hacet” demişler. Geleceğin ışıklarını görebilmek için tek ihtiyacımız onlara güvenmek. Onlar bizim “en yakın”, “en içten”, “en…
Devamını oku »