Dergi Bursa Ekim-Kasım 2011 - page 106

104
Omurga, omur
adı verilen bir
dizi bağlantılı
kemikten oluşur.
Omurlar omuriliği
sarar ve hasar
görmesini
engellerler.
Sinirler
omurilikten
çıkarak vücudun
diğer yerlerine
dağılır ve bu şekilde beyin ve vücudun
kalanı arasındaki bağlantıyı sağlarlar.
Beyin omurilikten aşağı yolladığı bir
mesajın sinirler aracılığı ile iletilmesi
sonucu kasları hareket ettirir. Sinirler
ayrıca ağrı ve ısı gibi duyuları vücuttan
beyine geri taşırlar.
Omurlar bir disk ve faset eklemi
denilen iki küçük eklem ile birbirlerine
bağlanırlar. Bir omuru diğerine
bağlayan en önemli yapı olan disk
kuvvetli bağ dokusundan oluşmuştur
ve omurlar arasında yastık ya da darbe
emicisi gibi görev yapar. Disk ve faset
eklemleri omurların hareketlerine izin
vererek boynunuzu ve sırtınızı eğmenizi
ya da çevirmenizi mümkün kılarlar.
Disk “annulus fibrosus” adı verilen
dayanıklı bir dış tabaka ve “nucleus
pulposus” adı verilen jöle kıvamında bir
merkezden oluşur. Yaşlandıkça diskin
merkezi su içeriğini kaybetmeye başlar
ve disk yastıklama görevini eskisi kadar
iyi yapamaz hale gelir. Disk bozulmaya
devam ettikçe dış tabakası da
yırtılabilir. Bu durum diskin merkezinin
dış tabakadaki bir yırtıktan sinirlerin
ve omuriliğin yer aldığı boşluğa
taşmasına (disk herniasyonu ya da
disk ruptürü denir) sebep olabilir. Daha
sonra herniye olan (fıtıklaşan) disk
sinirlere basarak kollarda ve omuzlarda
ağrı, duyu kaybı, elektriklenme ve
güçsüzlüğe sebep olabilir. Doktorunuz
kollarınızın kuvvetinde, reflekslerinde
ya da duyusunda disk hernisinin sebep
olduğu değişiklikleri tespit edebilir.
Nadiren herniye olan disk omuriliğe
basarak bacaklarda da sorunlara
sebep olabilir.
Nasıl teşhis edilir?
Ağrının cinsi ve yerini tespit etmeye
yönelik bir klinik değerlendirmeye
ek olarak herhangi bir kuvvet kaybı,
duyu kaybı ve de anormal refleksin
dikkatli muayenesi genellikle bir disk
hernisini teşhis edip yerini belirlemek
için yeterlidir. Doktorunuzun teşhisi
röntgen filmleri, bilgisayarlı tomografiler
veya manyetik rezonans görüntüleme
ile kesinleşir. Röntgen filmleri omurga
yıpranıp bozuldukça ortaya çıkan
kemik çıkıntıları ve disk aralıklarındaki
daralmayı gösterebilir ancak disk
herniasyonunu ya da omurilikten
çıkan sinirleri gösteremez. BT ve MRG
(altın standart) taramaları tüm omurga
bölümlerinin (omurlar, diskler, omurilik
ve sinirler) ayrıntılı görüntülerini sağlar
ve çoğu disk herniasyonunu tespit
eder. Tüm bunlara ek olarak elektriksel
sinir iletkenlik çalışmaları yapılarak bir
disk herniasyonu sonucu oluşabilecek
sinir hasarının bulguları aranabilir.
Ne tedavileri vardır ?
Servikal disk hernisi olan hastaların
çoğu hiçbir tedavi görmeksizin iyiye
gidebilir. Ağrısı devam eden hastaların
tedavisi için değişik seçenekler
mevcuttur. Servikal disk hernisi ile ilgili
ağrıyı azaltacak pek çok ilaç mevcuttur.
Endoskopik(Kapalı) Mikrodiskektomi
yeni sağlık politikalarının da desteğiyle
özel ve resmi sağlık kurumlarınca
abartılı şekilde lanse edilen en önemli
konulardan bir tanesi de endoskopik
mikrodiskektomi... Halk kapalı bel
fıtığı ameliyatı olarak hekimden talep
ederken ve hekimler de çözüm arıyor.
Ama endoskopik cerrahi disk
cerrahisinde problemin sınırlı olarak
çözülmesini sağlıyor. Geniş olarak disk
temizlenememekle beraber çoğunlukla
sadece parçalı fıtıklarda sadece
parçanın alınabilmesine imkan tanıyor.
Anatomisi bozulmuş, dejenere olmuş
omurga ise teknik zorluk ve risk
artımına yol açıyor. Ekonomik boyutu,
yüksek maliyeti getiriyor. Cerrahi
riski daha fazla olduğunda cerrahın
konusunda çok tecrübeli olması
gerekiyor. Oysa cerrahın bildiği tekniğin
uygulanması ilk seçenek olsa gerek.
Tabi ki minimal invaziv yöntemlerden
mikrocerrahinin altın standart olduğunu
unutmamak lazım. Endoskopik
diskektominin ise hastaya lanse edildiği
gibi kesinlikle hastanede kalış süresi,
anestezi süresinin kısa olması, cerrahi
yaranın küçük olması ve tekrarlama
açısından mikrodiskektomiye hiçbir
avantajı yok. Üstelik bilimsel olarak
lanse edilen tüm yayınlar tartışmalı...
Tabi ki tercih sizin.
Nedir şu mikrodiskektomi denen
ameliyat? Neden tercih sebebidir?
Mikrodiskektomi ana terim olarak
yapılan sahayı daha net görmeyi
sağlayan büyütücü optik sistemlerin
kullanılması yolu ile bel ve boyun
fıtığının temizlenmesidir. Peki neden
böyle optik sistemlere gerek vardır.
Ana amaç cerrahi sahanın küçük
açılması ve normal anatomiye ve
dokulara daha az zarar verilmesidir.
Anatomik yapılar daha net görülür
ve cerrahi hata oranı azalır. Mesela
yaklaşık 5-6 kesiden cm’den yapılan
bel fıtığı operasyonu 1.7 cm‘den hem
küçük kesi ile yapılabilir. Hem de
kemik dokuya zarar vermeden, bel
yapısının bağları alınmadan temizlenir.
Bu ise ameliyat süresinin kısalması,
narkoz süresinin azalması ve anestetik
maddelerin yan etkilerinin azalmasını
getirir. Operasyonda oluşan kan kaybı
azalır. Hasta operasyondan 3 saat
sonra ayağa kalkabilir. 8 Saat sonra
hastaneden çıkabilir. Ağır yük kaldımayı
gerektirmeyen işlerde 3 gün sonra işine
dönebilir. Klasik bel fıtığı operayonunda
nüksetme %40 iken, tekrarlama
mikrodiskektomide % 3 tür.
Sağlıklı günler dileğiyle...
Op. Dr.
Osman Okan Yaman
Anadolu Hastanesi
genel sağlık
Boyun fıtığı hakkında bilinmeyenler
1...,96,97,98,99,100,101,102,103,104,105 107,108,109,110,111,112,113,114,115,116,...132
Powered by FlippingBook