Jannah Theme License is not validated, Go to the theme options page to validate the license, You need a single license for each domain name.

Fıtığa ameliyatsız çözüm…

Bel, boyun ve sırt ağrıları günlük yaşamımızda hepimizin sıkça yaşadığı bir sorun. Ağır yüklerle çalışan işçilerde olsun masa başı çalışanlarda olsun kaçınılmaz bir şikâyet olarak karşımıza çıkıyor bu ağrılar. Özellikle bel ya da boyun fıtığı teşhis edilmiş hastalar bu dertten oldukça muzdarip.

Gelişmenin ve teknolojik ilerlemenin kaçınılmaz sonucu olarak tıp alanındaki teşhis ve tedavi yöntemlerinde de çok hızlı bir değişim ve gelişim söz konusu. Önceleri çok daha zor olan tedavi yöntemleri günümüzde yerini çok daha konforlu yöntemlere bırakıyor. Bel ve boyun fıtığı tedavilerinde de son zamanlarda gittikçe daha fazla tercih edilen bir tedavi yöntemi var artık: “Spinal Dekompresyon”.

Spinal Dekompresyon,  bel – boyun ağrıları olan, ameliyat önerilmiş veya ameliyat olmuş ancak iyileşememiş bel-boyun fıtıklı hastalarda kullanılan yüksek başarı oranına sahip ameliyatsız, ameliyata alternatif bir tedavi yöntemi. Ameliyatlarda anestezinin riskleri, hastanın iyileşme sürecindeki komplikasyonlar ve maliyeti düşünüldüğünde oldukça güvenli ve ekonomik bir tedavi yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde çok yeni olan bu tedavi ABD’nde o kadar rutine girmiştir ki bel ve boyun için ameliyat verilen hastaya sigorta şirketleri öncelikle bu cihaza girip girmediğini soruyor.

Genel sağlık - fıtık

NASA uzay araştırmalarında, astronotların uzay yolculuklarında yerçekimsiz ortamda bel ağrılarının geçtiğinin ve disk aralıklarının genişlediğinin gözlenmesi üzerine bu düşünceden yola çıkılarak bu cihaz geliştirilmiştir. Kemerler, yüksekliği değişebilen hava yastıkları, çekim açısı ayarlarıyla ve logaritmik çekimle disk içi basıncını negatif değerlere düşürerek etkili bir tedavi sağlıyor. Diğer traksiyon yani çekme uygulayan cihazlarda vücudun koruyucu mekanizmaları devreye girdiğinden bel ve boyun kasları kasılır. Bu da etkili bir çekme yaratmadığı gibi tam tersi ağrıların artmasına da yol açabilir. Bu sistemde ise, logaritmik bir eğriyle çektiğinden vücudun koruma mekanizmaları uyarılmaz dolayısıyla kaslar kasılmadan, ağrı yapmadan disklerin içinde, omurların arasında etkili bir negatif basınç oluşur. Disk içi basıncın azalması; fıtıkta geri çekilme yapar, çevre sinirlerdeki basıncı azaltır veya tamamen kaldırır. Cihaz omurların arasında negatif basınç yaratarak, diskin beslenmesini ve iyileşmesini sağlıyor. Örneğin, bir süngerin üzerine ağırlık koyarak suyun içine bıraktığımızı düşünelim. Süngerin üzerindeki ağırlığı kaldırdığımızda gözeneklerine nasıl su dolup sünger eski haline geliyorsa belimize negatif basınç uygulandığında disklerin de beslenmesi bu şekilde olur.

Oldukça konforlu olan bu tedavi esnasında tedavi dolayısıyla oluşan hiç bir ağrı görülmez. Tedaviye ayakta hastaya uygun kemerlerin takılması ile başlanır. Hasta tedavi yatağının tabanındaki platforma çıkar, ağırlığı ölçülüp uygun tedavi belirlenir. Yaklaşık 40 dakika süren tedavi sonrası soğuk paketler ve elektroterapi (interferans akım) uygulanır. Toplam tedavi doktorun tedavi programına göre 10-20 seans arasında değişmektedir. Tedavinin 10. seansındaki kontrolde ağrılarda % 50 ve üzerinde azalma görülür. Yeterli düzelme olunca bel ve karın kaslarını kuvvetlendirme ve esnekliği artırma egzersizlerine başlanır.

Bel omurgasındaki kırıklar, şiddetli kemik erimesi, sekestre disk (omurilik kanalına parça düşmesi ), çocuklar, hamileler, spondilolistezisli (omur kayması olan) hastalar tedaviye alınamazlar. Bu tedavi dünyada 15 yıldır kullanılıyor. Türkiye’de ise yalnızca 4 ilde var. Cihazın video monitörüyle hastalar tedavi esnasında film seyredebiliyor ve kulaklıkla müzik dinleyerek sıkılmadan tedavi oluyor. Diğer tedavi yöntemleri ve özellikle ameliyat düşünüldüğünde çok daha risksiz, eğlenceli ve konforlu bir tedavi yöntemi olarak karşımıza çıkıyor.

Sağlıkla kalın…

Dr. Cihan Sert
Dr. Cihan Sert

 

Bu da ilginizi çekebilir
Kapalı
Başa dön tuşu