Dergi Bursa Ekim-Kasım 2011 - page 88

86
1967’DEN GÜNÜMÜZE kadar uzanan
müzik hayatında üç kuşağa hitap eden
ve çok yönlü bir sanatçı olan Leonard
Norman Cohen, herkesin hayatına en
az bir kimliğiyle girmiştir; şair, şarkı
yazarı, filozof ya da romancı… Ama
en çok da o buğulu sesiyle söylediği
şarkıları iz bırakmıştır gönüllerimizde.
Çünkü onun şarkıları kulakların pası için
değil daha ziyade kalp içindir.
Aşkın her evresiyle ilgili anlatacak bir
şeyi vardır, bu yüzden herkesin bir
yarasına, bir mutluluğuna dokunabilir.
Fötr şapkası, şairane duruşu, salon
beyefendisi kişiliği ve centilmenliğiyle
onlarca yıldır kim bilir kaç kadının
rüyalarını süslemiş, “I’m your man”
şarkısını dinleyen kim bilir kaç kadının
hayalindeki erkek modeli olmuştur.
21 Eylül 1934’te Kanada- Montreal’de
dindar Yahudi bir ailenin çocuğu olarak
doğan Leonard Norman Cohen, 9
yaşında kaybettiği babasının vasiyeti
ile edebiyata yönelmiş, ergenlik
çağındaysa gitar öğrenip bir grup
kurarak içindeki müzik aşkını da ortaya
çıkarmıştır.
“Let Us Compare Mythologies” isimli
ilk şiir kitabını 1956’da henüz üniversite
öğrencisiyken yayınlamıştır. 60 ve 70’ler
onun edebi hırslarıyla ve edebiyattaki
kimlik arayışıyla geçmiş hatta 1963’te
yazdığı “The Favorite Game” ( Gözde
Oyun - Çev. Berat Çelik, Altıkırkbeş
Yayınları, Aralık 2006) genç bir adamın
edebiyattaki kimliğini arayışını konu
alan otobiyografik bir romandır. Bu
dönemde münzevi bir yaşam tercih
eden yazar Yunanistan’daki Hydra
adasında bazıları Türkçeye de çevrilen
pek çok kült eser ortaya koymuştur.
70’lerde Suzanne Elrod ile evlenmiş,
1972'de Adam isimli bir erkek ve
1974'te ise ismini Federico Garcia
Lorca'dan alan Lorca isimli bir kız
çocukları olduysa da çift 1979’da
ayrılmıştır. 1967’de Avrupa folk müziği
tarzında başladığı müzik kariyerinin
ilk albümü olan ve içinde şimdilerde
hepimizin bildiği “Suzanne,” “Sisters
of Mercy,” “So Long, Marianne” ve
“Hey, That’s No Way to Say Goodbye”
gibi şarkıların olduğu "Songs of
Leonard Cohen" onu daha ilk albümle
yadsınamaz büyük yetenek olarak ilan
etmişti bile. Ardından 1969'da “Songs
from a Room” ve 1971'de “Songs
of Love and Hate” isimli iki albümle
bu başarının bir tesadüf olmadığını
da herkese kanıtlamıştır. Zaten
Cohen'in erken dönem çalışmalarına
Kelimeleri sarhoş eden adam
Leonard
Cohen
Bazı geceler kaskatı kesilen
ruhumuzu iki dost kelamına,
şarabın esrikliğine veya
yalnızlığımıza emanet ederiz.
Bazen de hiçbirine gerek
kalmaz, bir şiirin ya da keskin
bir sesin büyüsüyle sarhoş olur,
ruhumuzun içsel yolculuğuna
izin veririz. İşte öyle zamanların
adamıdır Leonard Cohen. Onun
şiirleri ve şarkıları bu yolculuğa
davet gibidir yahut insanın içine
doğru çıktığı bu yolculuğa ışık
tutan görünmez bir el…
Yazı:
Nazlıhan Ergin Şevik
armoni
1...,78,79,80,81,82,83,84,85,86,87 89,90,91,92,93,94,95,96,97,98,...132
Powered by FlippingBook