Kazancı Köyü’nde yaz karşılaması

 

Kazancı, Engin Çakır

Takvimler, gökyüzü, çiçekler, kuşlar, kelebekler… Her şey yazın geldiğini işaret ediyor olabilir. Ama yaz, siz olduğunuz yerde durduğunuz sürece ve kışın hareketsizliğini telafi edecek bir enerjiyle yola çıkmadan önce asla gerçekten gelmez. Belki sizin yazınız sizi, Bursa’nın “yakın yerler”inden biri olan Kazancı Köyü’nde bekliyordur.

Sabahın erken saatlerinde uyanarak, doğayla iç içe bir kahvaltıyla başladığınız günü, yazın gelirken getirdiği enerjiye yakışır bir hareketlilikle geçirme fikri size de cazip geliyorsa; vakit kaybetmeden elinize geçen ilk fırsatta Kazancı Köyü’nün yolunu tutun. Buraya yapacağınız günübirlik bir organizasyonla, hem güzelliklerle dolu bu mevsimi hak ettiği şekilde karşılamış, hem de parçası olduğunuz doğayla kucaklaşmış olacaksınız.

Tüm gününüzü, zamanın nasıl akıp gittiğini anlamadan geçirebileceğiniz bir yer Kazancı Köyü. Bursa’dan İnegöl’e doğru giderken, Kestel yol ayrımından dönüşte görebileceğiniz eski İnegöl-Bursa yolunun devamında, Bursa’ya 29 kilometre İnegöl’e ise yaklaşık 10-12 kilometre kala mesafede yer alıyor. Bursa’nın doğu tarafında kalıyor olması nedeniyle biraz uzak gibi görünse de, yolu gözünde büyütmek yerine kendini doğanın bu eşsiz güzelliklerine teslim etmeyi tercih edenler hiç de pişman olmuyor. Bursa’dan gelirken göreceğiniz yolun sağında kalan patikadan itibaren sizi muhteşem bir manzara karşılıyor. Yazı karşılamak, yenilenmek ve tazelenmek için ihtiyacınız olan her şeyin sizi beklediği köyde, içinizdeki ressamı ya da fotoğrafçıyı harekete geçirecek kadar ilham verici güzelliğiyle büyük bir gölet bulunuyor. Yürüyüş yolunda göreceğiniz at çiftliğinden sonra karşınıza çıkacak olan ve balık tutmak için gelenlere de rastlayabileceğiniz gölet, sulama amacıyla da kullanılıyor. Yürüyüşe devam ederken çevrenizdeki birçok sayıdaki modern ve büyük villayı görüp, burada yaşayanlara özenmemek mümkün değil. Kestel ilçesine bağlı, Uludağ’ın eteklerinde bulunan Kazancı ya da diğer adıyla Şükraniye Köyü’nün Osmanlı’ya uzanan bir tarihi geçmişi de var. Osmanlı Devleti’nin dağılış döneminde Bosna’dan gelen yaklaşık 40 Boşnak ailesi buraya yerleştirilmiş. Köyün adı bu dönemde Bursa yolunun güvenliğini sağlayan karakolun adını almış ve Kazancı Köyü olarak anılmaya başlamış. Köyün kurulduğu ilk yıllarda, bölgede tarımdan faydalanabilmek amacıyla her haneye 10’ar dönümlük arazi dağıtılmış. 1920’deki Yunan işgali sırasında burayı terk edenlerin büyük bir kısmı da Bursa’ya yerleşmiş. Köyün ismi Cumhuriyet döneminde “Şükraniye Köyü” olarak değiştirilmiş. 80’li yıllarda yaşanan su sorunu yüzünden büyük bir göç daha yaşayan köyde bir süre 3-4 hane kalmış. Daha sonra ise köyden gidenler yaz geldiğinde burada kalabilmek için, bölgenin bugünkü güzelliğinin bir parçası olan Bosna tipi evler yaptırmışlar. 600 metrelik rakımı ve etrafında bulunan oksijen deposu 600 hektar ormanıyla köyde, yeşilin her tonuna ve yazın her rengine doymak mümkün. Kazancı Köyü’nde yaz karşılaması Kazancı Köyü’nde yaz karşılaması

Zamanında birçok talihsizlik yaşamış ve defalarca terk edilmiş olsa da, doğal güzellikleriyle yetenekli bir ressamın elinden çıkmış eşsiz bir doğa manzarası tadındaki bu bölge, bu özellikleriyle insanları kendine çekmeyi hep başarmış. Kazancı Köyü, bilinen güzelliklerinin yanı sıra, keşfedilmeye hazır gizem dolu köşeleriyle de; doğa tutkunları, bisiklet sevdalıları, dağ yürüyüşleri ve doğal hayat düşkünleri için vazgeçilmez olma özelliği taşıyor.

Text: Ferhan Petek Photos: Engin Çakır

Kazancı, Engin Çakır

Bu da ilginizi çekebilir
Kapalı
Başa dön tuşu