Jannah Theme License is not validated, Go to the theme options page to validate the license, You need a single license for each domain name.

Kimine göre “zaman”

Güneş Saati“Bir eylemin içinde geçtiği, geçmekte olduğu ya da geçeceği süre” diye ifade ediliyor zaman… Yüzyıllardan beri felsefenin, matematiğin ve bilimin temel ilgi alanlarından bir tanesi. Zamanın geçişini ölçmek için eskiden güneş saatleri, su saatleri ve kum saatleri kullanılırdı. Günümüzdeyse elektrikli saatler, sarkaçlı saatler ve atom saatleri kullanılıyor.

Günümüz saatleriyle ölçülen zamanla güneş saatiyle ölçülen zamanın ifadesi aynı değildir. Çünkü, güneş saati hep aynı hızla çalışmaz. Güneş saatiyle zamanın ifadesi Güneş’in gökyüzündeki konumuna göre belirlenir. Ancak, günümüz saatlerinde, bir yıldaki güneş günlerinin ortalaması alınarak bir günün saat cinsinden değeri bulunmuştur. Buna ortalama güneş günü denir. Ortalama güneş gününe göre ölçülen zaman da ortalama zaman olarak adlandırılır. Güneş saatiyle ölçülen zamanaysa görünür zaman denir. Görünür zamanla ortalama zaman arasındaki farka da zaman denklemi adı verilir ve bu fark 16 dakikadır.

Bu zamanların dışında yıldız zamanı denilen ve yıldızlara göre ölçülen zaman ifadeleri de vardır. Dünya, güneşin çevresinde dolandığından, yıldız zamanı öteki zamanlardan farklıdır. Yıldızların gökyüzünde bir kez dolanıp yeniden başlangıçtaki konumlarına geri dönmeleri için geçen zamana yıldız günü denir. Bir yıldız günü, ortalama güneş gününden biraz kısadır. Bu fark, dünyanın güneş çevresindeki dolanım süresi olan 24 saati bulur.

Cumalıkızık - Bursa - 2008 - Engin Çakır
Cumalıkızık – Bursa – 2008 – Engin Çakır

Tüm bu zamanların dışında “ninemin zamanı” vardır ki bundan yaklaşık 63 yıl öncesine tekabül eder… Annemin zamanı da 35 yıl öncesine. Her birinde şimdiye göre, yokluklar da anlatılır zenginlikler de… Ninemin zamanıyla annemin zamanının ortalaması ise daha insancıl daha sosyal bir toplumun hikayeleriyle doludur. Hepimiz özlüyoruz şimdi o hikayeleri, şahit olduklarımızı anlatırken. Burnumuzun direği sızlıyor, dinlediklerimizi bu yıllara aktarırken özeniyoruz. Ama nedendir bilinmez tüm bu duygulara rağmen artık hiç birimiz öyle değiliz. Özellikle 30- 45 yaş arası nesil, zamanı sevmek açısından çok arada kalmış bir nesil. Bir yanı hala o eski zamanın tadını arzularken, diğer yanı bu yeni bireysel toplumun rahatlığını seviyor. Kolayına geliyor ama zaman konusunda diğer yaş gruplarından daha mutsuz galiba… Ya da bana mı öyle geliyor. Ne dersiniz?

Neslihan Tunalı
Neslihan Tunalı
Bu da ilginizi çekebilir
Kapalı
Başa dön tuşu